Hepimiz büyüklerimizden Ramazan ayı yaklaşırken “Nerede o eski Ramazanlar” cümlesini duymuşuzdur. Bu ayda insanlar daha hoşgörülü ve anlayışlı davranırlar. Yakın çevre ve akraba ziyaretlerini daha sık yapmaya önem verirler. Bu yazımızda büyüklerimizin neden eski Ramazanları özlediğini, o günlerin şimdikilerden farkını değişik perspektiflerden siz değerli okuyucularımızla paylaşmak isteriz:
1. Toplu İftar Yemekleri
Ramazan denilince akla gelen bir gelenek topluca yenilen iftar yemekleri. Bu yemekler genellikle hayır amacıyla veriliyor ve zengin ya da dar gelirli fark etmeksizin, herkesin aynı sofrada birbirleriyle güzel anılar paylaşmasını sağlıyor. Sofrada bulunan yemekler Ramazan ayının güzelliğini oldukça yansıtıyor. Genellikle sofrada zeytin, hurma, su, çorba, etli yemekler, baklava, börek ve içecek bulunur.
2. Gölge Oyunları
Bir perdede Hacivat ve Karagöz, perde önünde ise seyirciler, arkasında ise seslendirenler. Eski Ramazanların vazgeçilmezlerinden biri olan gölge oyunları Ramazanla özdeşleşmiş geleneklerden bir diğeri.
3. Ramazan Topu
Eski Ramazan’larda akşam ezanı okunmasıyla birlikte iftar topu da atılıyordu. İlk zamanlarda imsak vakitlerinde de top atılıyordu. Bu gelenek ilk defa 1821 yılında Anadolu Hisarı’ndaki topun ateşlenmesiyle başladı.
4. Ramazan Pidesi
Ramazan ayının geldiğini hissettiren, tüm ailelerin sofrasından eksik olmayan Ramazan pidesi fırınların önünde upuzun kuyruklara girmemize sebep oluyor. Sıcaklığıyla elinizi yakan pideler, Ramazan ayı boyunca fırınlardan yayılan harika kokusu ile ayrı bir lezzet oluyor.
5. Ramazan Davulcusu
Geçmişten günümüze kadar devam eden geleneklerden birisi de Ramazan davulcuları. Davullarıyla sokaklarda dolaşarak herkese sahur vaktini haber veren Ramazan davulcuları bazen de sokaklarda mani söyleyerek geziyor.
6. Hurma
Ramazan için önemli olan yiyeceklerden biri de hurma. Hem dini yönden değer verilen hem de sağlık açısından birçok faydası bulunan hurma Ramazan ayı boyunca vazgeçilmeyen diğer yiyeceklerden biri. Hurma; şeker, protein, birçok farklı mineral ve yağ içermekte.
7. Güllaç Tatlısı
Güllaç geçmişten günümüze kadar gelen ve Ramazan Bayramı’nın temsil eden bir diğer yiyecek olmuştur. Osmanlı mutfağından günümüze kadar gelen güllaç tatlısı adını içerisine katılan gül suyundan almaktadır. Geçmişte “güllü aş” olarak adlandırılan tatlının ismi zamanla güllaç olarak değişmiştir.
8. Şerbet
Uzun bir tarihe sahip olan şerbet, Ramazan’ı hatırlatan başka bir geleneğimizdir. Her türlü meyveden yapılabilen şerbet, sonrasında da bal ve şekerle tatlandırılıyor. Günümüzde çok fazla içilmese de devam ettirilen şerbetin hala birçok türü bulunmakta. Demirhindi şerbeti, en çok tercih edilen şerbet türüdür. En önemli özelliği enerji vermesi ve kan yapması. Tarçın, lavanta, zencefil, nar, ayva, meyan kökü, gül gibi türleri olan şerbet, eski Ramazanları özleyenler için iyi bir lezzet olacaktır.
9. Mahya
“Bir ay süren” anlamına gelen mahyanın kökü Farsça mahiye kelimesinden gelmektedir. Mahyacılar, Ramazan öncesi hazırlıklara başlamaktadır ve mahya süslemeleri Ramazan’ı temsil eden bir diğer gelenektir. Cami minareleri her Ramazan’da "Merhaba ya şehri Ramazan", "Hoş Geldin Mübarek Ramazan", 'Hoş Geldin Onbir Ayın Sultanı'', “Ramazan berekettir” yazılarıyla aydınlatılmaktadır.
10. Birlik ve Beraberlik
Ramazan sofraları, çok uzun zamandır hayatımızda yer alan büyüklerin ve küçüklerin aynı sofrada doyasıya sohbet ettikleri ve bir sürü güzel anının konuşulduğu güzel bir gelenek haline gelmiştir. Ramazan’da dargınlar barışır, ihtiyacı olan kişilere yardımda bulunulur. Kısacası herkesin bir arada bulunduğu, birlik ve beraberliğin önemsendiği bir ay geçirilir.
"Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. İşbu blog sayfası aracılığı ile sunulan tavsiyelere dayanarak alınan/alınacak yatırım kararlarının ve yapılan/yapılacak alım satım vb. işlemlerinden ve bu işlemlerin olası neticelerinden Türkiye İş Bankası A.Ş. herhangi bir surette sorumlu değildir."